HACCA VEYA UMREYE GİDECEKLER,DİKKAT…..

Umreye Gidenlere Bakanlıktan Uyarı!

Diyanet İşleri Başkanlığı , umre adaylarını MERS virüsüne karşı uyardı. Sağlık Bakanlığı’nın broşürlerinde hacca gideceklerin kalabalık ortamlarda maske takması ve ellerini sık sık yıkaması istendi. Bu uyarıların dikkate alınmaması sonucunda Ülkemizde ciddi sorunlara yol açabilir.

Peki Nedir Bu Mers Virüsü?

Yoğun endişeye yol açan corona virüs enfeksiyonu MERS : Middle East Respiratory Syndrome (Orta Doğu Solunum Sendromu). Hastalığa yol açan virüs MERS -CoV’dır. Bu virüs 2012 yılında Suudi arabistan’da tespit edilmiştir.

Bu virüsle enfekte olan insanların çoğunda ağır AKUT solunum sistemi rahatsızlıkları gelişmiştir. Ateş, öksürük ve nefes darlığı gözlemlenmiştir. Bu virüsün bulaştığt hastaların yaklaşık olarak yarısı hayatını kaybetmiştir.

Hastaların çok az bir kısmı hafif belirtilerle atlatmıştır. Amerika Birleşik Devletlerin’de bildirilen bir vaka olmamıştır. SARS’a yol açan virüsten farklıdır.

Son dönemde Suudi Arabistan’da ortaya çıkan ve ölümlere neden olan Ortadoğu Solunum Sendromu-Koronavirüsü (MERS-CoV) hastalığına karşı hacılar uyarıldı.

Hacı Adaylarına Broşür Dağıtıldı

Sağlık Bakanlığı Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü’nün hazırlattığı broşürleri, Diyanet İşleri Başkanlığı hacı adaylarına dağıttı. Ölüm oranı yüksek olan hastalığın özel bir aşısı veya tedavisi yok.

Broşürlerde, genellikle ağır solunum yolu belirtileriyle kendisini gösteren MERS hastalığının belirsiz veya hafif belirtilerle seyredebildiği belirtildi. Kuluçka süresi 2 gün ile 2 hafta arasında değişen hastalıkta halsizlik, ateş, boğaz ağrısı, burun akıntısı, öksürük, solunum güçlüğü, kas ve eklem ağrıları, baş ağrısı, kusma ve ishal gibi belirtiler oluyor.

“Salgının görüldüğü ülkelere seyahat edecek kişiler için risk mevcuttur”

Mers Virüsünden Korunma Yolları, Mers Virüsü Bulaşmaması İçin Yapılması Gerekenler

Mikroplarla kirlenmiş olma ihtimali olan yüzey ve eşyalar dezenfekte edilmeli

– Hac ve umre ziyaretine gidenler hayvan pazarlarından, çiftliklerden, çiğ gıda ve sokakta satılan gıdaların tüketiminden uzak durulmalıdır.

– Hasta kişilerden yakın temastan kaçınılmalı, kalabalıkta maske kullanılmalı.

– Hacca gidecekler için risk grubunda olanlar (çocuklar, yaşlılar, hamileler, kronik hastalığı bulunanlar vb.) hekime danışarak mevsimsel            grip aşısı yaptırmalıdır.

– Kirli ellerle ağız, burun ve göze dokunulmamalı.

– Eller sık sık sabunla yıkanmalı.

– Hekime seyahat ve temaslılar hakkında mutlaka bilgi verilmelidir” uyarısı yapıldı.

– Su ve sabun bulunmazsa el dezenfektanları kullanılmalı.

– Seyahat dönüşü için de, “Arap Yarımadası’na seyahat sonrası 14 gün içinde ateş, öksürük, burun akıntısı, nefes darlığı gibi şikayetler olursa acilen bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.

MERS-CoV HASTALIĞI GÜNCEL BROŞÜRE ULAŞMAK  İÇİN BURAYA TIKLAYABİLİR,YADA AİLE SAĞLIĞI MERKEZİMİZDEN ÜCRETSİZ OLARAKTEMİN EDEBİLİRSİNİZ

 

TOPUK KANI TESTİNİ İHMAL ETMEYİN

Topuk kanı testini ihmal etmeyin

Yeni doğan bebekten en geç 1 hafta içinde alınan birkaç damla kanın çocuk için hayati derecede önemli olduğu söylendi.

Bebeğin topuğundan alınan kanda yapılan metabolik testlerle, birçok hastalığın erken teşhis edilerek gerekli tedavilerle kalıcı hasarların önlenebildiğini dile getiren, Hisar Intercontinental Hospital Klinik Laboratuvarlar Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bekir Sami Uyanık; ‘Doğuştan olabilecek bazı hastalıkların teşhisi için, bebek doğduktan sonra, en geç 1 hafta içinde topuktan birkaç damla kan alınır.

Özellikle ilk 24 saatte alınması tercih edilmez. Çünkü bebeğin bir süre beslenmesiyle, metabolize edilemeyen bazı maddelerin (parçalanamayan ara ürünler) kana geçmesi ve birikmesi gerekir” dedi.

Topuktan bir filtre kağıdına uygun şekilde kan damlalarının ne kadar önemli olduğuna değinen Uyanık, “Bu önemli testler için alınan kan miktarı az olduğu gibi, kan alımı da kolaydır. Testlerin doğru sonuçlanması açısından, alınan kan örneğinin filtre kağıdı ile bozulmadan transferinin mümkün olması, önemli avantajlar sağlar. Kan sonuçlarını teyit etmek amacıyla, 2. haftada tekrar kontrol kanı alınarak, testler yeniden yapılır. Ayrıca testler ilk 24 saatte alınan topuk kanından yapılmışsa, 1-2 hafta içinde yeniden topuk kanı alınmalıdır. Bunun yanında, doğum sonrası kan verilmiş, özellikle antibiyotik ve diğer bazı ilaçlarla ciddi tedaviye başlanmışsa, yeniden kan alınabilir” ifadelerini kullandı.

TOPUK KANINDA HANGİ TESTLER YAPILIR?

” Bebek doğduğunda herhangi bir belirti ve bulgusu olmayan, geç teşhis konulduğunda tedavisi zor, hatta kalıcı hasar oluşturabilen metabolik hastalıklara yol açan, bazı hormon ve enzim eksikliklerini ortaya çıkaran testler yapılır” diyen Prof. Dr. Uyanık bu hastalıklardan bazılarını şöyle sıraladı:

Konjenital Hipotiroidizm: Tiroid bezinin yetersiz çalışmasıdır. Yeni doğanda hemen bulgu vermediğinden topuktan alınan kanda, tiroid bezini uyaran hormon (Neonatal TSH) ölçülerek teşhis edilebilir. Böylece bebekte olabilecek bazı beyin hasarlarının önüne geçilmiş olur.

Fenilketonüri: Doğuştan Fenilalanin hidroksilaz enziminin eksikliği sonucu gelişir. Bebek beslenmeye başladıktan sonra, Fenilalanin aminoasidi ve metabolitleri (ara ürünleri) kanda birikerek, beyine geçmesiyle, bazı hasarlar oluşturarak, zeka ve nörolojik gelişim geriliğine sebep olabilir. Bu enzim eksikliği de, topuk kanı ile teşhis edilebilir.

Biotinidaz Eksikliği: Biotidinaz enzim eksikliği, kofaktör olarak önemli fonksiyonları olan Biyotin vitamini eksikliğine yol açar. Teşhis gecikir veya kontrol altında tutulmazsa, egzama, saç dökülmesi, hipotoni, gelişme geriliği, immün yetmezlik, denge bozukluğu, işitme kaybı ve bazı nörolojik komplikasyonlar ortaya çıkar.

Galaktozemi: Karaciğer büyümesi, böbrek yetmezliği, bebeklik dönemi kataraktı ve beyin hasarı yapabilen bu hastalık, galaktoz-1-fosfat üridil transferaz (GALT) enzim eksikliği ile oluşur.

Kistik fibrozis:Akciğer, pankreas, bağırsak, ter bezleri dış salgı bezlerinde görülen, otozomal resesif kalıtımlı bir gen hastalığıdır.Kistik fibrozis hastalığı, aynı anda solunum sistemi, sindirim sistemi gibi vücudun birden çok sistem ve organını etkileyebilir. Doğumla birlikte görülen fibrozis, bu etkileme sonucu işlev bozukluklarına neden olur

Bu hastalıklardan başka, topuktan alınan kan ile üre, organik asitler, yağ oksidasyonu defektleri ile ilgili metabolik hastalık gruplarında bulunan, çok sayıda hastalık, hayatın ilk günlerinde teşhis edilerek gerekli tedavileri ile kalıcı hasarlar önlenebilir”.

Haydi aşıya…

asi-olmak-ile-ilgili-afisler-2

Çocuğunuza yaptırdığınız aşıların ,onu önemli birçok hastalıktan koruduğunu unutmayalım….Lütfen çocuğunuzu aşı için vaktinde aile sağlığı merkezine getirin.Geciken her aşı,sonraki aşılarında gecikemesine sebep olacaktır…

Aile Planlaması

AİLE PLANLAMASI NEDİR?

Aile-Planlaması-300x209

Ailelerin istenilen sayıda çocuk sahibi olabilmeleri için uygulanan yöntemlere “Aile planlaması” denir.

Spiral, doğum kontrol hapları, prezervatif kullanımı, aylık ve üç aylık depo iğneler, cilt altı implantları, erkekte ve kadınlarda tüplerin bağlanması, sperm öldürücü (spermisid) jel, fitil ve kremler bu yöntemler arasındadır.

Bir kadının bir adet kanamasının başlangıcından diğer adetinin kanamasına kadar geçen süreye “bir adet ayı (=bir siklüs)” adı verilir. Normalde modern bir kadın hayatı boyunca ortalama 420 adet siklüsüne sahiptir.

“Nüfus planlaması” ise bir ülkenin politikaları gereği yasaları ile doğurganlığın sınırlandırılmasıdır. Bu ülkelere örnek olarak Çin’i verebiliriz.

Bizim ülkemizde aile planlaması yöntemleri devlet tarafından desteklenirken, nüfus planlaması benimsenmemiştir.

Bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde aile planlaması yöntemi olarak “Sterilizasyon” adı verilen kesin kısırlaştırma işlemleri ve spiral (RİA, Rahim İçi Araç) uygulamalarına en sık olarak başvurulmaktadır.

Gelişmiş ülkelerde ise doğum kontrol hapları ile erkeklerde prezervatif (kondom, kılıf) kullanımları daha yaygındır.

HANGİLERİ EN ETKİLİDİR? 

“Sterilizasyon” adı verilen kesin kısırlaştırma işlemi en etkili, fakat geri dönüşümü olmayan doğum kontrol yöntemidir.

Sterilizasyon eğer kadında uygulanırsa bu işleme “Tüp ligasyonu (Tüplerin Bağlanması)” adı verilip, yumurtalıklardan rahime bir köprü konumunda bulunan kanalların küçük bir operasyonla bağlanmasıdır.

Erkekte ise “Vazektomi (Tüplerin Bağlanması)” adı verilen işlemle, spermlerin üretildiği testisler ile erkek üreme organları arasındaki kanalların küçük bir cerrahi operasyonla bağlanabilir. Vazektomi sonrası 6 hafta veya 15 ejekulasyon (meninin boşalması) sonrası ancak kesin kısırlık gelişir.

Yapılan araştırmalar; bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde, spiral uygulamalarının gebelikten koruyucu etkinliği doğum kontrol haplarına göre çok az da olsa üstünlüğünü göstermiştir. Doğum kontrol hapları alan hastanın bilinçli olması ve ilacını düzgün şekilde kullanması (uyuncunun iyi olması) son derecede önemlidir.

Ancak unutulmamalıdır ki; hangi yöntem kullanılırsa kullanılsın her türlü adet gecikmesinde öncelikle bir gebelik testi yapılmalıdır. Çünkü hiçbir korunma yönteminin %100 koruyuculuğu yoktur.

HANGİ YÖNTEM DAHA İYİDİR?

Aslında, bu sorunun cevabı yoktur. Korunmak için pek çok alternatif vardır ve seçilecek yöntem “kişiye özgü” olmalıdır. Uygun yöntemi bulmak için bir jinekologa gidip danışmanız ve gerekirse genel bir muayeneden geçmeniz gerekebilir.

Muayene sonrası her kişiye uygun bir doğum kontrol yöntemi belirlenebileceği gibi, herkes için en uygun doğum kontrol hapı veya en uygun spiral çeşidi de yine bir kadın doğum uzmanı tarafından önerilip uygulanabilecektir.

Doğum kontrol yöntemi seçiminde kişinin yaşı, doğum yapıp yapmadığı, adetlerinin düzeni, alışkanlıkları, cinsel yaşantısı gibi pek çok faktör rol oynar. Bu nedenle “sizce en uygun doğum kontrol yöntemi nedir?” sorusu yerine “benim için en uygun doğum kontrol yöntemi nedir?” öncelikle sorulmalıdır.

Bu soruya en doğru ve gerçekçi cevabı ise doktorunuzla birlikte, siz ve partneriniz ortaklaşa verecektir.

 

 

Aile sağlığı merkezimizde ücretsiz olarak aile planlaması danışmanlığı alabilir ve ücretsiz olarak bazı aile planlaması yöntemlerimizden yararlanabilirsiniz.

Merkezimizden ücretsiz olarak yararlanabileceğiniz aile planlaması hizmetleri:

  • Ria(spiral)
  • Kondom
  • Aylık enjeksiyonlar
  • Haplar(kombine oral kontraseptifler)